excellent
ÇOK İYİ
except
DIŞINDA / HARİÇ
exception
İSTİSNA
exchange
DEĞİŞ TOKUŞ
excite
HEYECANLANDIRMAK
exclaim
BAĞIRMAK
exclude
DIŞLAMAK
exclusive
UMUMA AÇIK OLMAYAN / BAŞKALARIYLA PAYLAŞILMAYAN
excuse
1.AFFETMEK 2.MUAF TUTMAK 3.ÖZÜR / MAZERET
execute
YAPMAK / YERİNE GETİRMEK / İNFAZ ETMEK / İDAM ETMEK
exercise
EGZERSİZ
exhaust
1)YORULMA / BİTME 2)EGZOS
exhibit
TEŞHİR ETMEK / GÖSTERMEK
exhibition
SERGİ
exist
OLUŞ / VAR OLMAK
exit
ÇIKIŞ / ÇIKMAK
expand
1)BÜYÜMEK / GENİŞLEMEK2)DAHA SAMİMİ VE KONUŞKAN OLMAK
expansion
1) GENİŞLEME / BÜYÜME 2) GENİŞLEYEN KISIM / EK
expect
UMMAK / BEKLEMEK
expense
MASRAF
expensive
PAHALI
experience
TECRÜBE
experiment
DENEY
expert
BİLİRKİŞİ / UZMAN / EKSPER
expire
SÜRENİN DOLMASI
explain
AÇIKLAMAK
explanation
AÇIKLAMA
explode
PATLAMAK (bomba patlaması)
explore
ARAŞTIRMAK (bir yeri)
explosive
PATLAYICI MADDE
export
İHRAÇ MALI / İHRACAT
express
İFADE ETMEK
expression
İFADE
extend
GENİŞLETMEK / BÜYÜTMEK
extension
GENİŞLETME / BÜYÜTME
extent
BOYUT / BÜYÜKLÜK
extinguish
IŞIĞI VEYA ATEŞİ SÖNDÜRMEK
extra
FAZLA / EKSTRA
extract
ÇEKİP ÇIKARTMAK
extraordinary
OLAĞANDIŞI
extreme
SON DERECE / AŞIRI
eye
GÖZ
eyebrow
KAŞ
eyelash
KİRPİK
eyelid
GÖZ KAPAĞI
fable
MASAL / EFSANE
fabulous
HARİKA / İNANILMAZ
face
1.YÜZ / SURAT 2.KARŞISINA ÇIKMAK / BAŞINA GELMEK
fact
GERÇEK
factory
FABRİKA
fade
SOLMAK
fail
BAŞARISIZ OLMAK
failure
BAŞARISIZLIK / ARIZA / YETERSİZLİK(crop or heart faılure
faint
1.SOLGUN / ZAYIF 2.BAYILMAK
fair
1.DÜRÜST / ADİL 2.OLDUKÇA İYİ 3.PANAYIR 4.FUAR
fairly
1.DÜRÜSTÇE 2.EPEYCE
faith
1.İNANÇ 2.GÜVENMEK
faithful
GÜVENİLİR / SADIK
fake
TAKLİT / SAHTE
fall
1.DÜŞMEK 2.SONBAHAR (AmE)
yanlış
1.YANLIŞ / HATALI 2.SAHTE
fame
ŞÖHRET / ÜN
familiar
TANIDIK / BİLDİK
family
AİLE / FAMİLYA
famous
ÜNLÜ
fan
1)HAVA HAREKETİ 2)TARAFTAR
fanatic
FANATİK
fancy
1)HAYAL KURMA 2)HOŞ ZEVKLİ 3)FANTAZİ
fantastic
HARİKA / OLAĞANDIŞI
far
UZAK
fare
ÜCRET (tren / vapur vb. için)
farm
ÇİFTLİK
farther
DAHA UZAK
fashion
MODA
fast
HIZLI
fasten
BAĞLAMAK
fat
1.ŞİŞMAN 2.YAĞ (vücut et yağı)
fate
KADER
father
BABA
fault
KUSUR
faultless
KUSURSUZ
faulty
KUSURLU
favour
LEHİNDE / TARAF TUTMAK
favourable
İYİ / YARDIMCI
favourite
EN SEVİLEN / FAVORİ
fear
KORKU
fearful
KORKUTUCU
feather
TÜY (kuş tüyü)
feature
ÖZELLİK
february
ŞUBAT
fed up
BIKMAK (I'm fed up:Bıktım)
federal
FEDERAL / FEDERE / GRUP İÇİNDE BİRLEŞMİŞ
fee
HARÇ / ÜCRET (okul / avukat / doktor v.b)
feed
BESLEMEK
feel
HİSSETMEK
fellow
ARKADAŞ (kendisine benzeyen) / ADAM
female
DİŞİ
fence
ÇİT
ferry
FERİBOT / ARABA VAPURU
fertile
1)GÜBRE 2)ÜRETKEN