Episode 27 - The Hungry Cat

Episode 27 - The Hungry Cat
Yeni Hizmet

İngilizceyi Güvenle Konuşun

Klasik derslerden sıkıldınız mı? Ding ile anadili İngilizce olan eğitmenlerle birebir canlı pratik yapın, akıcılığa en hızlı yoldan ulaşın.

Ding Canlı'yı Keşfet
Episode 27 - The Hungry Cat
Bölüm 27 - Aç kedi

Tim:   İnanmıyorum! Kedicik şimdi akşam yemeğimi yedi. Isıtıcıya su koyuyordum ve arkamı döndüm, oradaydı, tavuğumu yiyordu. Bu kedi başa bela.

Alice:   Sakin ol!

Tim:   Beni delirtiyor! Açlıktan ölüyorum, eski tozlu depoda her gün durmadan köle gibi çalışıyorum. Şu anda işimden nefret ediyorum ve ardından bu yaşanıyor! Kedi gitmeli ya da denetim altına alınmalı.

Helen:   Dehşet verici olma. Yemesi için ayrıca bir şeyler alabilirsin.

Tim:   Hepimiz senin gibi zengin değiliz, bilirsin işte, babasının kızı!

Helen:   Bu ne cüret Tim! Senin tavuğunu ben yemedim.Bazı zamanlar beni deli ediyorsun.

Alice:   Hey çocuklar, sakin olun.
Tim: I don't believe it! Kitty's just eaten my dinner. I was putting the kettle on and I turned round and there she was, eating my chicken. That cat's a pain in the neck.

Alice: Oh calm down.

Tim: It drives me mad! I'm starving, I've been slaving away in that dusty old stockroom all day. I hate work just now and then this happens! The cat's got to go or be put down.

Helen: Don't be horrible. You can buy something else to eat.

Tim: We?re not all as rich as you, you know, daddy's girl!

Helen: How dare you Tim! I didn't eat your chicken. You drive me up the wall sometimes.

Alice: Hey guys, chill out.

Reklam