Disposed
İngilizce
Açıklaması: To want or be willing to do something:
Türkçe
Açıklaması: İstekli, niyetli
Örnek
Cümle: Management is favourably disposed to the idea of job-sharing.
Örnek cümle
Türkçesi: Yönetim tercihen iş paylaşımı fikrine niyetli.
İngilizce
Açıklaması: To want or be willing to do something:
Türkçe
Açıklaması: İstekli, niyetli
Örnek
Cümle: Jon disagreed, but did not feel disposed to argue.
Örnek cümle
Türkçesi: Jon fikre katılmadı am atartışmak için kendisini hiç istekli hissetmiyordu.